logo

Oto yan sanayi hammaddede kur alarmı veriyor

Oto yan sanayi hammaddede kur alarmı veriyor

TAYSAD Başkanı Kanca, ilk yarıda korkulanın aksine yurtdışı talebinde sıkıntı olmadığını ancak, en büyük sorunlarının Türkiye’de üretilmesine rağmen dövizle alınan hammaddeden kaynaklı maliyet artışı olduğunu söyledi.

Taşıt Araçları Tedarik Sanayicileri Derneği (TAYSAD) Başkanı Alper Kanca, üretim tarafında 2017’den daha iyi bir yıl geçirdiklerini vurgulayarak, “Türkiye’deki siyasi ve ekonomik gelişmelerin ihracata olumsuz yansımasından endişe ediyorduk ancak korkulan olmadı. Yurtdışındaki talepte bir sıkıntı yok. Yan sanayi ihracatı ilk yarıda yüzde 22 artışla 5.7 milyar dolar oldu” dedi. Kanca, yan sanayicinin şu anda en büyük sorunu iç pazarda hammadde alırken yaşadığını dile getirerek, “Türkiye’de üretilmesine rağmen dövizle alınan hammadde maliyetleri çok artırdı” diye konuştu.

Alper Kanca, iç pazardaki yüzde 40’a yaklaşan daralmanın ana sanayide üretimi etkilediğini ancak, üretimin yüzde 70’e yakının ihracat olması nedeniyle bu etkinin düşük kaldığını söyledi. Yan sanayide ise işlerin daha iyi gittiğini vurgulayan Kanca, “İlk altı aya baktığımızda en çok endişe ettiğim konu, seçim süreci, belirsizlik, yurt dışındaki olumsuz algı derken ihracatta düşüş olmasıydı. O tarafta bir kayıp olmadı. Bu sevindirici. Fabrikalarımız yine 3 vardiya çalışıyor. Yeni tesisler kuruluyor, yeni istihdam sağlanıyor” dedi.

“Maliyet fiyata yansıtılamıyor”

İlk yarıdaki başarılı performansa rağmen yılın ikinci yarısına yönelik endişeleri olduğunu dile getiren Alper Kanca, “İç pazardaki düşüşün sürmesinin yanı sıra hammadde fiyatının dövize endeksli olarak artması şu anda en büyük sorunumuz. Yurtdışında işlerin iyi gitmesi güzel ancak bu tek başına yeterli değil. Maliyetler çok ciddi şekilde artıyor. Bu konuda sıkıntı büyük. Birçok firma bunu çözmeye çalışıyor. Kimse bu artan maliyetleri ödemek istemiyor. Tüketici ödemek istemiyor, çünkü onun maaşında artış olmadı. Bayi ödemek istemiyor. OEM diyor ki, ‘ben müşteriye satamam.’ Ancak günün sonunda ister çelik, ister sac, ister plastik olsun fiyat yüzde 30-40 arttı. Yan sanayicinin en büyük sorunu artan maliyetlerini karşılamak konusunda müşterilerin biraz gecikmesi. Onları da anlıyorum ama önceden mesela 100 milyon liralık bir hammadde alımınız vara ona göre firmalar çarkını çeviriyordu. Ama bir anda dövizin artması ile fiyat yüzde 40 yukarı çıktı. Bunu da çevirmek kolay değil. Bu farkı cebinizden ödüyorsunuz, hem de kredilerin de zora girdiği şu dönemde” diye konuştu.

“Dövize dönüş hataymış”

“Öncelikle unutmamak gerekiyor ki, kurdaki oynama en çok sanayiciyi etkiliyor. Sanayicinin girdilerinin büyük bir kısmı döviz. Türkiye’de üretiliyor olmasına rağmen dövizle satılıyor. Zamanında daha istikrarlı diye döndük dövize . Ama istikrarlı çıkmadı. Döviz oynadıkça hepimizin sinirleri oynuyor. Kurun yan sanayiye böyle görünmez şekilde arkadan ciddi bir hançerlemesi söz konusu. İthal edilen bir üründe bu durum yerli ürün için bir fırsat olabilir ancak Türkiye’de üretilen bir hammaddenin fiyatının dövize çevrilmesi bir hataydı. Bunu şimdi daha iyi anlıyoruz” şeklinde konuştu.

“Devlet çeşitli desteklerle hammadde üreticisini ikna etmeli”

Türkiye’de üretilmesine rağmen dövizle satılan hammadede kura bağlı yaklaşık yüzde 40 fiyat artış olduğunu ve devletin buna karşı çeşitli önlemler alması gerektiğini belirten Kanca, şöyle konuştu: “Devletin burada kuru mümkün olduğunca sabit tutması lazım. Devlet, hammadde üreticilerini zorlamalı, ikna etmeli. Onlara bazı kolaylıklar getirmeli ki fiyatlamayı dövizden TL’ye çevirelim. Bu aslında müşterilerimizin de bizden beklentisi. Yurtdışındaki müşteriler, “Biz Türkiye’ye geliyoruz. Türkiye’den mal alıyoruz. Bu pazarda üretilen bir malı dövizle niye alıyorsunuz? ‘Eğer siz de hammadenizi dövizle alıyorsanız yurtdışındaki tedarikçiden ne farkınız var? Biz niye gelelim bu mesafeyi’ diyor.”

Paylaş